Kimlerin Duası Kabul Olur?

Kimlerin duası kabul olur, “Üç kimsenin duası reddedilmez: İftar edinceye kadar oruçlu kimsenin, âdil devlet başkanının ve mazlumun duası. Allah, mazlumun duasını bulutların üzerine kaldırır ve o dua için sema kapılarını açar ve ‘İzzetime yemin ederim ki belli bir süre de olsa mutlaka sana yardım edeceğim’ buyurur.” (Tirmizî, De’avât, 115,129; Ibn Mâce, Siyam, 48; bk. Ibn Hıbbân, Ed’ıye, 17, No:17228)

Oruç, riya karışmayan bir ibadettir. Oruç tutan sırf Allah için tutmuştur. Do­layısıyla Allah oruç tutanın duasını kabul eder. Devlet başkanı/yönetici olup da yönetilenlere ve halka adaletli davranabilmek bir meziyettir, dürüstlüktür. Allah,

bu kimselerin dualarını kabul edeceğini bildirerek adaletin önemine vurgu yap­mıştır. Mazlum ise zarara uğramış, kalbi kırılmıştır, dolayısıyla zalime içtenlikle dua etmiştir. Allah, zalimin değil mazlumun yanındadır. Dolayısıyla mazlumun duasını kabul eder ve zalimden onun intikamını alır.

“Hiç şek ve şüphe yok ki üç kimsenin yaptığı dua kabul edilir: Anne-babanın çocuklarına yaptığı dua, misafirin duası ve zulme uğramış kimsenin duası.”(EbûDavud, Salât, 364; Tirmizî, De’avât, 48; bk. Heysemî, Ed’ıye, 17, No: 17229)

Dinimiz misafire ibadetlerde birtakım kolaylıklar tanımıştır. Meselâ isterse Ramazan orucunu -daha sonra kaza etmek şartıyla- tutmayabilir, dört rekatlı namazları iki rekat olarak kılar, mestlerin üzerine yetmiş iki saat mesh edebilir. Bu kolaylıklar, misafire verilen değeri ifade eder. Duasının kabulü de bu sebep­ledir.

Anne-baba, çocukların hayata gelme sebebidir. Çocukları her türlü zahmete katlanıp büyütmüşlerdir. Üzerlerinde hakları çoktur. Bu itibarla çocukları hak­kında yaptıkları dua reddedilmez.

Müminlerin Yüzlerine ve Gıyaplarında Birbirlerine Yaptıkları Dua

Peygamberimiz (s.a.v.), bir mü ’minin, bir mü’min kardeşinin gıyabında yaptı­ğı duanın en süratli kabul edilen dua olduğunu şu hadislerinde bildirmiştir:

“Hiç şüphesiz en süratli kabul edilen dua, bir mü’ minin bir mü ’mine gıyabında yaptığı duadır.” (Ebû Davud, salât, 364; Buhârî, Edebü’l-Müfred, No:623)

“İki dua vardır ki bu dualar ile Allah arasında perde yoktur. Mazlumun duası, kişinin Müslüman kardeşinin gıyabında yaptığı dua.”(Heysemî, Ed’ıye, 17, No:17231)

“Bir kimse kardeşinin gıyabında dua ettiği zaman melek­ler, ‘âmin, aynısı sana da verilsin’ diye dua ederler.”(Ebû Da­vud, Salât, 362)

“Birbirleriyle karşılaşıp tokalaşan iki Müslüman yoktur ki Allah dualarını kabul etmiş, ellerini bırakmadan onları bağış­lamış olmasın. ” (Ebû Ya’lâ, Zikir ve Dua, No: 4139)

“Allah, Müslümanlara zayıfların duası sebebiyle yardım eder. ” (Taberânî, No: 4160)

Bu hadisler, müminlerin birbirlerinin yüzlerine ve gıyaplarında dua etmelerini hem teşvik etmekte, hem de bu duaların kabul edileceğini bildirmektedir.

İsm-i A’zâm İle Yapılan Dua

“Ism-i a’zâm”, en yüce isim, demektir. Hadis kitaplarında ism-i a’zâm ile ilgili farklı isimler zikredilmiştir. Bunlardan iki rivayet şöyledir:

Sahabeden Enes b. Malik (r.a.) diyor ki; Hz. Peygamber (s.a.v.), bir gün ca­miye girdi. Bir sahabe namaz kılıyordu. Bu sahabe namazdan sonra dua etmeye başladı ve duasında şöyle diyordu:

“Allah’ım! Her türlü övgü sana mahsustur. Senden baş­ka ilâh yoktur. (Sen), mennânsm/çok nimet verensin, gök­leri ve yeri yokken var edensin, celâl ve ikram sahibisin, ey yaşayan,diri, canlı, ölümsüz, ezelî ve ebedî olan; zatı ile kaim olan, her şeyin varlığı kendisine bağlı olan, uykusu ve uyuk­laması olmayan, varlıkları yöneten, koruyan ve ihtiyaçlarını üstlenen Allah’ım! cümleleri ile sana dua ediyor, senden ta­lepte bulunuyorum. ”

Bu duayı işiten Peygamberimiz (s.a.v.);

“Bu kimse, Allah’ın ism-i a’zâm’ı ile dua etti ki ism-i a’zâm ile dua edildiğinde Allah bu duayı kabul eder ve bu isimle İstenince Allah verir” (Hâkim, De’avât, I, 504; Ebû Ya’lâ, Zikir ve Dua, No:1124) bu- yurdu.

Enes bin Malik anlatıyor. Hz. Peygamber bir adamın;

“Allah’ım! ‘Hamt sana mahsustur, Senden başka ilâh yoktur, sadece Sen varsın, Sen Mennan’sın, gökleri ve yeri yaratansın, celal ve ikram sahibisin, isim ve niteliklerin ile istiyorum. Senden cenneti istiyorum ve cehennemden sana sığınıyorum ”diye dua ettiğini duydu ve;

“Bu adam Allah’tan, O’nun yüce ismiyle istedi ki Allah’a ism-i azami ile dua edildiği zaman kabul eder, bu isim ile is­tenildiği zaman verir ”buyurdu. (Hâkim, De’avât, I, 504,■ İbn Mâce, Dua, 9)

Hadislerde Allah’ın ism-i a’zâmı olarak birden çok isim zikredilmiştir. Bu isim­lerin başında lafza-i celal; sonra Rahman, Rahîm, Rab, Mennân, Ehad, Samed, Hayy.Kayyûm, Mâlikü’l-mülk, Bedî’u’s-semâvâti ve’l-erd, Zû’lcelâli ve’l-ikram, lâ ilâhe illallah, lâ ilâhe illâ ente isimleri gelmektedir, (bk. Müslim, saiâtüi-müsâMn, 258; Tirmizî, De’avât, 65; İbn Mâce, Dua, 9; Dârimî, Fedâilü’l-Kur’ân, 14;Ahmed, III, 120; VI, 461)

Hac ve Umre Yapanların Duası

“Hacılar ve umre yapanlar Allah’ın (evininin) ziyaretçileridir/elçileridir. Kendisine dua ederlerse dualarına icabet eder, O’ndan bağışlanma dilerlerse onları bağışlar.”(İbn Mâce, Menâsik, 5)

“Kim Allah için hacceder de (Allah’ın rızasına uymayan) kötü söz ve davranışlardan ve Allah’a karşı gelmekten sa­kınırsa, (kul hakkı hariç) annesinin onu doğurduğu günkü gibi (günahlarından arınmış olarak hacdan) döner.”(Buhân, Hac, 4; Nesâî, Menâsikü’l-Hac, 4; Müslim, Hac, 438; İbn Mâce, Menâsik, 1)

Bu hadislerde Peygamberimiz (s.a.v.), Allah’ın, hac ve umre yapan kimsele­rin dualarını kabul edeceğini bildirmektedir. Hac ve umre; meşakkatli bir ibadet­tir, sıcak, izdiham ve kalabalıkta sırf Allah için sıkıntılara katlanmak samimiyetin gereğidir. Ayrıca hac ve umre yapanlar, Mescid-i Haram, Kâbe, Mina, Müzdelife ve Arafat gibi kutsal mekânlarda dua ederler, Allah da onların duasını kabul eder.

Allah Yolunda cihat Eden Gazilerin Duası

“Allah yolunda cihat eden gaziler, hac ve umre yapanlar Allah’ın elçileridir. Kendisine dua ederlerse dualarına icabet eder, O’ndan bir şey isterlerse onlara verir. ” (Ibn Mâca, Menasik, 5)

Dini Mübin’i İslâm için cihat eden, Allah için beden ve mal varlığını ortaya koyan, gerektiğinde uykusuz ve aç kalan, düşmanla çarpışan Müslüman, bu konumda dua ettiği zaman Allah duasını kabul eder.

Her Müslümanın kabul olan bir duası vardır. Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“Her Müslümanın kabul olan bir duası vardır. ” (Heysemî, Ed’ıye, 10, No: 17215)

Belirli Zamanlarda Yapılan Dualar

Müslüman, her zaman dua yapabilir, ancak bazı ay, gün ve gecelerde Meselâ üç aylarda, özellikle Ramazan aylarında, Kadir, Berat, Miraç, Regaip, Cuma ve bayram gecelerinde, seher vakitlerinde, secde hâlinde, ezan ile kamet ara­sında, namazdan sonra yapılan duaların kabul olacağı ile ilgili hadisler vardır. Duaların kabul olacağı zamanları şöyle özetleyebiliriz.

Üç Aylarda Yapılan Dualar

Üç aylar, Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Recep ve Şaban; içinde bin aydan hayırlı olan kadir gecesinin bulunduğu, Kur’an’ın indiği ve İslâm’ın beş temel esasından biri olan oruç ibadetinin tutulduğu, rahmet ve mağfiret ayı olan Ramazan ayına hazırlık aylarıdır. Peygamberimiz (s.a.v.),bu aylarda diğer ayla­ra nispetle daha çok oruç tutmuş, bazen Şaban ayının tamamını oruçla geçir- ITIİŞ (Tirmizî, Savm, 36) V6

“Yüce Allah, Şaban ayının yarısı olduğunda dünya sema­sına iner ve Kelp kabilesinin koyunlarının tüylerinin sayısın­dan çok kimsenin günahını bağışlar” (Tirmizî, savm, 38) buyurmuştur.

Yüce Allah’ın dünya semasına inmesi, mecazî anlamda olup duaları kabul etmesi ve günahları bağışlamasından, Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri ifa­desi de çokluktan kinayedir. Hadis, Allah’ın Şaban ayında müminlerin tövbe ve dualarını kabul ettiğini ifade etmektedir.

Ramazan ayı ise rahmet ve mağfiret ayıdır, oruç ayıdır, Kur’an ayıdır, sosyal yardımlaşma ve dayanışma ayıdır. Bu ayda dinî duygular yükselir, Allah’a yö­nelişler artar ve ya-pilan dualar kabul olur.

Peygamberimiz (s.a.v.);

“Oruçlunun orucunu açarken yapacağı dua reddedilmez.” (İbn Mâce, Siyam, 48)

Hadiste, ihlas ile yerine getirilen bir ibadetin sona erme zamanında, kulun yaptığı duanın kabul edileceği müjdelenmekte ve dolayısıyla oruç açarken dua edilmesi teşvik edilmektedir. Sahabeden Abdullah ibn Amr, iftar vaktinde şöyle dua etmiştir:

“Allah’ım! Ben Senden her şeyi kuşatan rahmetin sebe­biyle beni bağışlamanı diliyorum.” (İbnMâce, siyam, 48)

Cuma Günü ve Gecelerinde Yapılan Dualar

“Cuma gününde bir saat vardır ki Müslüman o saatte na­mazda Allah’tan bir hayır isterse, Allah ona istediğini verir” (Buhârî, De’avât, 61) anlamındaki hadis bunu ifade etmektedir.

Peygamberimiz (s.a.v.), Hz. Ali’ye buyurmuştur ki;

“Cuma gecesi olduğu zaman gecenin son üçte birinde kal­kabilirsen (kalk ve dua et). Çünkü o vakit, (meleklerin) şa­hit olduğu bir zaman dilimidir. Bu vakitte yapılan dua kabul olur. ” (Ebû Davûd, Dua, 115)

Peygamberimiz (s.a.v.);

“En faziletli günlerden biri de Cuma günüdür” buyurmuş ve bu günde kendisine çokb salât-ü selâm getirilmesini istemiştir. (ibnHıbbân, Ed’ıye, no:910)

Arife Günü Yapılan Dualar

Peygamberimiz (s.a.v.),

“En hayırlı / kabulü şayan olan dua, Arife günü yapılan duadır” buyurmuştur. (TirmizîDua, 8; Malik, Dua, No: 500)

Gece Vakti Yapılan Dualar

Şu hadisler gece vakti yapılan duaların kabul olacağını ifade etmektedir:

“Gecede bir an vardır ki, kişi ona rastlar da dünya ve ahi- ret için bir şey dilerse, şüphesiz Allah dileğini yerine getirir. Bu an, her gecede vardır.”(Müslim, Saiâtüi-Müsâfirîn, 166)

“Yüce Rabbimiz her gece yakın semaya iner, gecenin son üçte biri kalıncaya kadar kalır ve; ‘Kim bana dua ederse ona icabet ederim, kim benden bir şey isterse ona isteğini veririm,kim benden af ve bağış dilerse onu bağışlarım’ der.” (Buhârî, De’avât, 13; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 919-922)

Bu hadisin başka bir varyantında, bu durumun, gecenin yarısı veya üçte birinden sabah oluncaya kadar devam ettiği bildirilmektedir. (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 919,921)

Yüce Allah’ın gece dünya semasına inmesi mecazî anlamda olup bu vakit­lerde duanın kabul olacağını ifade eder. Zira Allah, zaman ve mekândan mü­nezzehtir.

“Kim gece uyanınca, ‘Allah’tan başka ilâh yoktur, bir tek O vardır, O’nun ortağı yoktur, mülk O’nundur, hamt O’na mah­sustur, O’nun her şeye gücü yeter. Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim, her türlü övgü Allah ’a mahsustur, Allah ’tan baş­ka ilâh yoktur, Allah en büyüktür, güç ve kuvvet ancak Allah ile vardır’ der, sonra ‘Rabbim! Beni bağışla’ diye dua ederse -veya sonra dua eder, buyurdu- duası kabul ol ur. Eğer azme­dip abdest alıp namaz kılarsa namazı kabul olur. “(Timizi, De’avât, 26)

Peygamberimiz, gece vakti yapılan duanın daha faziletli olduğunu bildirmiştir:

“Gecenin sonunda yapılan dua daha faziletlidir ve kabul edilmesi daha çok umulur. ” (Tirmizî, De’avât, 80)

“Her gece bir münadi şöyle seslenir? Dua eden yok mu? Onun duası kabul olur. İsteyen yok mu? İstediği verilir. Af ve mağfi­ret dileyen yok mu? Günahı bağışlanır. ” (Heysemî, Ed’ıye, 25, No: 17244)

Akşamdan sabah namazı vaktine kadar gece yapılan duaların kabul olacağı ile ilgili rivayetler vardır. (Heysemî, Ed’ıye, 25, No: 17243-17253)

Gecenin yarısında ve üçte ikisinde yapılan dualar daha çok kabul olur. (Heysemî, Ed’ıye, 25, No: 17252)

Gece yapılan dualar samimiyetle ve gönülden yapıldığı için icabete mazhar olur.

Ezan okunduğu ve Kamet Getirildiği Zaman Yapılan Dualar

“Namaz için ezan okunduğu zaman sema kapıları açılır ve yapılan dualar kabul olur.” (em Ya’lâ, zikir ve Dua, no: 4072)

“Ezan okunduğunda, sema kapıları açılır ve dualar kabul edilir. Kamet getirildiğinde dua reddedilmez.” (ibn Ebişeybe, Dua, 17, No: 29239)

Ezan İle Kamet Arasında Yapılan Dualar

Peygamberimiz (s.a.v.);

“Ezan ile kamet arasında yapılan dua reddedilmez”buyurdu. Bunun üzerine sahabe; “Ey Allah’ın elçisi! Ne dua edelim?” diye sordular. Hz. Peygamber (s.a.v.), “Allah’tan dünya ve ahirette âfiyet /sağlık İsteyiniz” buyurdu. (Tirmizî, De’avât, 129; bk. Ebû Davud, Salât, 35)

Namazda, Secde Hâlinde ve Farz Namazların Akabinde Yapılan Dualar

Peygamberimiz (s.a.v.);

“Kulun Rabbine en yakın olduğu an, secdede bulunduğu andır. O hâlde secde hâlinde bolca dua ediniz.” buyurmuştur. (Müslim, Salât, 215; Ebû Davud, Salât, 152)

“Hangi dua kabul edilmeye daha yakındır?” diye sorulan bir soruya Hz. Peygamber; “Gecenin ikinci yarısında yapılan dua ile farz namazların ardından yapılan dua ”diye cevap vermiştir. (Timizi, De’avât, 80)

Yağmur Yağarken ve Kâbe’yi Görünce Yapılan Dua

“Dört yerde sema kapıları açılır ve dualar kabul olur: Allah yolunda savaşmak üzere saf tutulduğunda, yağmur yağar­ken, namaz kılarken ve Kabe ’yi görünce. ” (Heysemî, Ed’ıye, 25, no: 17253)

Yûnus Peygamberin Duası ile Yapılan Dualar

Peygamberimiz (s.a.v.), Yûnus Peygamberin balığın karnında yaptığı dua ile ilgili olarak şöyle buyurmuştur:

“Balık sahibi (Yûnus’)un, balığın karnındaki duası;

lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn

(Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni noksan sıfatlar­dan tenzih ederim, gerçekten ben zalimlerden oldum.) Bu dua ile dua eden hiçbir müslüman yoktur ki Allah onun is­teğini bu dua sebebiyle kabul etmiş olmasın. ” (Hâkim, De’avât, No: 1862-1863)

“(Hz. Peygamber, ashabına) ‘Size bir şey haber vereyim mi? Sizden birine bir sıkıntı veya dünya musibetlerinden bir musibet isabet ettiği zaman, bu dua ile dua ettiği zaman o sı­kıntı ve imtihan ondan giderilir.’ (demiş) kendisine ‘evet ha­ber ver’ denilmiş, bunun üzerine; ‘Balık sahibi Yûnus’un; Lâ ilâhe illâ ente sübhâne innî küntü mine’z-zâlimîn (Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum, şeklinde yaptığı duadır, buyurmuştur. ” (Hâkim, De’avât, No: 1864)

Belirli Mekânlarda Yapılan Dualar

Evde, caddede, sokakta, iş yerinde, tarlada kısaca, tuvalet gibi ibadete elve­rişli olmayan yerler ile kumarhane ve meyhane gibi günah işlenen mekânların dışında her yerde dua edilebilir. Bununla birlikte cami ve Kâbe gibi ibadet yer­lerinde, Arafat ve Müzdelife gibi mübarek mekânlarda yapılan dualar daha fazi­letlidir. Meselâ Peygamber Efendimiz; Medine’deki Mescid-i Nebevî’de kılınan bir rekat namazın, Mescid-i Haram dışındaki diğer mescitlerde kılınan bin rekat namaza denk olduğunu (Nesâi, Mesâcid, 4),

Mescid-i Haram’da kılınan namazın ise diğer mescitlerde kılınan namazlar­dan yüz bin kat daha fazla sevap olduğunu (Ibn Mâce, saiât, 195) bildirmiştir. Dua da bir ibadet olduğuna göre Mescid-i Haram’da ve Mescid-i Nebevî’de yapılan dualar da daha faziletli ve makbul olur.

Usul ve adabına riayet ederek müminlerin yaptıkları dualar kabul olur. Mümin olmayan insanların yaptığı ile usul ve adabına uymadan yapılan dualar kabul olmaz. Kabul olmayan duaları söyle sıralayabiliriz.

Kabul Olmayacak Dualar Nelerdir? Yazımıza göz atın.

RÜYA TABİRLERİ SÖZLÜĞÜ
ABCÇDEFGHIİJKL
MNOÖPRSŞTUÜVYZ
0-9

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Yükleniyor...
Başa dön tuşu